ABD ve Çin, ticaret savaşlarının etkilerini azaltmak ve ekonomik ilişkilerini yeniden canlandırmak amacıyla Madrid’de gerçekleştirdikleri dördüncü müzakere turunda bir araya geldi. Bu önemli görüşmeler, Başkan Trump’ın ticaret politikaları nedeniyle 2023 yılı boyunca yaşanan gerginliklerin ardından iki ülkenin ilişkilerini yeniden şekillendirme çabası olarak değerlendiriliyor. Ticaret savaşları, global ekonomiyi derinden sarstı ve bu durum, her iki ülkenin de hızlı ve etkili çözümler aramasını zorunlu kıldı.
Görüşmelerin ana gündem maddeleri arasında “ulusal güvenlik, ekonomik ve ticaret konuları” gibi ortak çıkarları kapsayan başlıklar yer alıyor. Özellikle TikTok’un durumu, her iki ülke için de önemli bir tartışma konusu haline gelmiş durumda. ABD, TikTok’un sahibi olan Çinli ByteDance şirketinin, veri güvenliği konusunda endişelere neden olduğunu belirtiyor. Bu nedenle, Trump yönetimi TikTok’u Çinli sahibi ByteDance’den ayırma zorunluluğu getiren bir yasayı uygulamak için üç kez ertelemelerde bulundu. Eğer bu yasa uygulanmazsa, TikTok’un ABD’de yasaklanması gündeme gelebilir.
Müzakere heyeti, ABD’yi temsilen Hazine Bakanı Scott Bessent ve Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer; Çin’i temsilen ise Ekonomik Politika Başkan Yardımcısı He Lifeng’den oluşuyor. Görüşmelerin süresi altı saatten fazla sürdü ve pazartesi veya salı günlerine kadar devam etmesi bekleniyor. Bu müzakereler, Trump’ın neredeyse tüm ticaret ortaklarına karşı “karşılıklı” tarifeler uygulamaya başladığı Nisan ayından bu yana, dünya genelindeki ülkelerin ABD ile ticaret anlaşmaları yapma çabalarının bir parçası olarak ilerliyor.
ABD’nin Çin’den ithal ettiği ürünlere uyguladığı tarife uygulamalarının süresi, bu yılın Kasım ayında dolacak. Bu durum, her iki ülkenin de ilişkilerinin gerilemesini önlemek için acil adımlar atmasını gerektiriyor. Başkan Trump’ın uyguladığı tarifeler, enflasyon üzerindeki baskıyı artırdı ve bu durum, Federal Rezerv’in faiz oranlarını düşürmesi gereken bir ortam yarattı. Bu hamle, ekonomik büyümeyi teşvik etmeyi hedefliyor ancak aynı zamanda enflasyonu da artırma riski taşıyor.
Çin’in devlet medyası Xinhua, görüşmelerde ABD’nin tek taraflı tarife uygulamaları ve ihracat kontrollerinin kötüye kullanımı gibi konuların da ele alınacağını bildirdi. Ayrıca, Çin, ABD’de üretilen belirli mikroçiplerin ihracatı üzerine bir soruşturma başlattığını duyurdu. Bu durum, müzakereler üzerindeki baskıyı artırabilir ve iki ülke arasında daha fazla gerilime yol açabilir.
Görüşmelerde ayrıca, ticaret rakamları ve ekonomik göstergeler de masaya yatırıldı. ABD’nin tarım ürünleri, özellikle soya fasulyesi, Çin’in ithalat kısıtlamalarından olumsuz etkileniyor. Trump yönetimi, Çin’in Amerikan tarım ürünlerini satın almayı durdurmasının, soya fasulyesi çiftçileri için büyük bir tehdit oluşturduğuna dair endişelerini dile getiriyor. Bu noktada, Çin’in aşırı sanayi kapasitesine dair eleştiriler de gündeme geldi. Bessent, Çinli muhataplarını Rusya ve İran’dan petrol alımlarını azaltmaları konusunda uyardı ve bu durumun, global enerji piyasalarını nasıl etkileyebileceği üzerinde duruldu.
Görüşmelerin bir sonraki aşaması, Trump ve Çin lideri Xi Jinping’in bir araya geleceği Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) forumunda gerçekleşebilir. Trump, Xi’nin daveti üzerine bir gün Çin’i ziyaret edebileceğini de belirtti. Bu durum, iki ülke arasındaki ilişkilerin geleceği açısından kritik bir dönüm noktası olabilir. Çin’in, ABD merkezli bir küresel düzeni yeniden şekillendirme çabaları, bu tür uluslararası forumlarda daha belirgin hale geliyor.
Özellikle son dönemlerde, Çin, ABD’ye olan ihracatındaki %15’lik düşüşü dengelemek için diğer ülkelerle ticareti artırmaya çalışıyor. Ancak, ticaret rakamlarına rağmen, Çin’in iç ekonomisinin ticaret savaşından olumsuz etkilendiği belirtiliyor. Hükümet, aşırı kapasiteden muzdarip sektörlere yatırım yapılmasını teşvik etmiyor; bu durum, yerel üreticilerin fiyat rekabetiyle başa çıkmalarını kolaylaştırıyor. Ekonomik dengesizlikler, uzun vadede iki ülke arasındaki ticaret ilişkilerini daha karmaşık hale getirebilir.
Sonuç olarak, ABD ve Çin arasındaki ticaret müzakereleri, sadece iki ülke arasındaki ilişkileri değil, aynı zamanda global ekonomik dengeyi de etkileyen kritik bir süreçtir. Bu süreçte atılacak adımlar, dünya ekonomisinin geleceğini şekillendirecektir. Hem ABD hem de Çin, toplumlarının ekonomik istikrarını sağlamak için bu görüşmeleri titizlikle sürdürmek zorundadır. İki ülke arasındaki ticaret ilişkilerinin geleceği, sadece ekonomik değil, aynı zamanda siyasi ve sosyal boyutları da olan karmaşık bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Global ekonomideki bu belirsizlikler, diğer ülkelerin ticaret politikalarını da etkileyebilir ve dünya genelinde yeni işbirlikleri ve stratejiler geliştirilmesine yol açabilir.
ŞOK marketlerinde 10 Eylül 2025 tarihli aktüel ürünler kataloğunda büyük indirimler ve fırsatlar sizi bekliyor.…
İsrail, Gazze Şehri'nde Hamas'a karşı kapsamlı bir saldırıya hazırlanıyor. Bu operasyonun sonuçları büyük riskler taşıyor.
Almanya'da doğu ve batı eyaletleri arasındaki yaşam süresi farkı dikkat çekiyor. Eğitim, sağlık ve çevresel…
Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskyy, Trump ile yapılacak önemli toplantı öncesi barış taleplerini açıkladı. Gerçek bir barış…
Bankacılık sektörünün toplam mevduatı 24 trilyon 653 milyar liraya ulaştı, artışın detayları ve etkileri haberimizde.
Türkiye, bilim ve teknoloji alanında önemli bir adım daha atarak sinkrotron ışığı teknolojisini faaliyete geçirdi.…
View Comments
https://shorturl.fm/0g84o